What Will the US Do in the Caucasus?

<--

ABD Başkanı Joe Biden, nerdeyse tamamen iç politika odaklı bir gündemle çalışmalarını sürdürürken, Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile Savunma Bakanı Lloyd Austin de Asya-Pasifik gezisine çıktı. İki Bakan 16-17 Mart’ta Tokyo’da, 17-18 Mart’ta ise Seul’de olacak. Ayrıca Dışişleri Bakanı Blinken ile Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, 18 Mart’ta Çinli mevkidaşlarıyla görüşecek. Biden yönetiminin dış politika dinamikleri artık yavaş yavaş ortaya çıksa da, Kafkasya politikasının ne olacağı merak konusu.

Washington, Ermenistan’daki darbe girişiminde itidal çağrısında bulunurken, Dışişleri Bakanı Blinken, Azerbaycan-Ermenistan arasındaki anlaşmazlıklar için bölge halkının yararına olacak kalıcı bir siyasi çözüm sağlama çabalarını memnuniyetle karşıladıklarını açıklamıştı. Biden yönetiminin, ayrıca Gürcistan için, Rusya’dan uzak tutulan, Avrupa ve NATO’ya entegre edilmiş, sınırları içinde güvenli bir ulus hedeflediğini de biliyoruz. Benim de programlarına katıldığım Washington merkezli Hazar Politikaları Merkezi, geçtiğimiz günlerde ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya Bürosu’nda üst düzey yönetici olan George Kent’i konuk etmişti. Kent’in Kafkasya konusunda söylediklerinden çıkardıklarım şöyle:

ABD’nin demokratik, müreffeh, barışçıl, güvenli bir Güney Kafkasya ve Büyük Hazar bölgesi için stratejik desteği değişmemiştir,

Washington’un Dağlık Karabağ’daki angajmanını canlandırmaya ve AGİT Grubu sürecine devam edelim,

Rusya, Çin ve İran’ın bölgede farklı çıkarlar içinde olması rahatsız edici,

Bölgenin demokrasi, hukukun üstünlüğü ve temel özgürlüklere ulaşması önemli.

Kısacası ABD, bu bölgede “Ben çok ortalarda görünmesem de, bölgede hala gözüm, kulağım var. Meydanı kimseye bırakmadan, gerektiğinde enerji güvenliği ve ekonomi olmak üzere istediğimiz adımları atacak güce sahibiz” mesajını veriyor.

Bu arada ABD’nin Kafkasya politikasıyla ilgili olarak başkentte 4 önemli isimle de konuştum. İşte o konuşmalarda kısa başlıklar:

ABD’li (emekli) General Michael Repass:

Türkiye barışı koruma konusunda önemli bir görev yerine getiriyor ve denge unsuru olabilir,

ABD, Türkiye ve Azerbaycan, enerji dahil birçok konuda beraber çalışabilir,

Washington bölgeye daha çok önem vermeli.

Hazar Politika Merkezi Direktör Efgan Nifti:

ABD’nin özellikle hem Azerbaycan hem de Ermenistan’la çalışarak kalıcı barışın sağlanması yönünde çabalar göstereceğini, savaş sonrası rehabilitasyon sürecinde aktif rol üstlenmeye çalışacağını düşünüyorum,

ABD’nin Kafkasya politikası tam oturmadı, çünkü henüz birçok kritik pozisyona bölgesel konularla ilgili atamalar yapılmadı,

Azerbaycan – Ermenistan savaşının kazananı ilk önce Azerbaycan’dır,

Türkiye bir NATO üyesi olarak çok önemli bir denge görevi üstlendi. Bu açıdan ABD’nin Kafkasya ve Orta Asya bölgesine dönük politikasında Türkiye ile işbirliği yapması çok önemli.

ABD’nin Azerbaycan Büyükelçisi (emekli) Robert Cekuta:

AGİT Grubu bir araç olarak barışı getirmede önemli rol oynayacaktır,

Dağlık Karabağ’da ateşkes var ama henüz barış yok. ABD bu barışın kurulmasında öncü rol oynayabilir,

Rusya’nın Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan’da askeri varlığı olması endişe verici,

Türkmenistan ile Azerbaycan arasında gaz anlaşması, batı için de bir umut.

Washington Üniversitesi’nden Jeanene Mitchell:

Biden yönetiminde, Kafkasya’yı çok iyi bilen yöneticiler var,

Joe Biden yönetimi, bölgede barışı teşvik etmek ve yeni statüko altında ilerlemek için dengeli bir yaklaşım izleyecek,

Rusya’nın bölgede askeri gücü olsa da, ABD gibi yumuşak bir gücü yok. Yani Rusya, bölgeye ekonomik gelişim ve ferahlık getiremez,

Önemli soru ise, Biden yönetiminin Rusya ve Türkiye ile mevcut sorunlarını, Dağlık Karabağ angajmanından ayırıp ayırmayacağı…

Kaliforniya Valisi’nin utanması gereken karar!

Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, 1982’de Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan sehit etmek suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Ermeni Hampig Sasunyan’ın tahliye edileceğini açıkladı. Bu açıklamayı da basına ve kamuoyuna değil, Türkiye’ye nefreti olan ANCA’ya (Amerika’nın Ermeni Ulusal Komitesi) yaptı! 58 yaşındaki Ermeni terörist, aslında “afsız” ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. Sasunyan’ın avukatlarının önceki yıllarda Los Angeles Mahkemesi’ne erken tahliye talepleri olmuş ancak Vali tarafından Mayıs 2020’de reddedilmişti. Ancak bu defa Vali, kararı temyiz etmeyeceğini açıkladı. Peki neden şimdi 360 derece döndü?

1.9 milyon Kaliforniyalı, Vali Newsom’un istifası için dilekçe topladı. Vali, anlaşılan bu zor dönemde, eyaletteki güçlü Ermeni diasporasının desteğini kaybetmek istemediği için Ermeni teröriste yeşil ışık yaktı diye düşünüyorum. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “Bu karardan dolayı hayal kırıklığına uğradık” açıklaması yaptı. Güzel açıklama ama yeterli değil. Ermeni teröristin yakın zamanda salıverilmesi beklenirken, Biden yönetimi, Federal dava açarak yerel yönetimin verdiği karara itiraz edebilir. Peki edecek mi? Hayır etmeyecek… O halde sizce Blinken’in bu açıklamasını nereye oturmamız lazım?

ABD’li diplomatları öldüren iki teröristin biri Fransa’da biri Yunanistan ömür boyu hapis cezasıyla yatıyor. Bu ülkeler söz konusu teröristleri serbest bıraksa? ABD kıyameti koparır!.. Diyecek bir kelime bulamıyorum!

ABD’DE GÖZDEN KAÇANLAR:

ABD’de aşılananların sayısı 100 milyonu geçti,

AstraZeneca ilaç firmasının, Kovid-19 aşısına 30 gün içinde FDA’den onay alması bekleniyor. Böylece ABD’de 4 ayrı farklı aşı seçeneği olacak,

ABD’de ileri saat uygulaması dün başladı. Böylece Türkiye ile ABD’nin doğu yakası arasında saat farkı tekrar 7’ye indi,

Başkan Joe Biden’ın imzaladığı 1.9 trilyonluk ekonomik paketle 27 bin havayolu çalışanının işten çıkarılması önlendi,

New York, Virginia dahil birçok eyalette sınıflarda eğitim bu ay içinde tekrar başlıyor.

About this publication