Asalak oğul, papaz karısının kurbanı oldu
Domuz gribi hala New York gündeminin başında. Halk arasında yer yer panik görüntülerü seziliyor. Tehlikeli hastalığın çıkış merkezi güney komşusu Meksika olduğu için bazı üstün (!) zekalılar ” Acaba Meksikalılar rüzgarlı bir günde hep birden hapşırsa Texas eyaletimizde domuz gribi salgını çıkar mı?” diye soru atıyorlar ortaya. Doktorların”Koruyucu özelliği yok.” demesine rağmen cadde sokakta, metroda tiyatroda mikrop geçirmez maskelileri görmek mümkün.
Bu süre garip polis ve adliye vakaları tırmanışa geçti. Emniyet Müdürü Ray Kelly’yi ilk kez böylesine öfkeli gördüm. ”New York’s Best”( En iyisi) lakaplı polislerine toz kondurtmayan Kelly ”Irz düşmanı polis olursa kim koruyacak kadınlarımızı.” diye burnunda soluyor. Değindiği olay iğrenç ve ürkütücü. 27 yaşında bir kadın Brooklyn’de bir barda aşırı sarhoş oluyor. Arkadaşları genç kadını bir taksiye koyup ev adresini şoföre veriyorlar. Kadın yol boyunca kadın kusuyor. Evine gelince arabadan da çıkmıyor. Şoförün şikayeti üzerine yakın karakoldan gelen iki polis kadını evine bırakıp ayrılıyor.
Kıdemli polis Ken Moreno telefonda yanlış kimlik verip sarhoş bir kadının olay çıkardığını ihbar ediyor. Karakol telsizle aynı polisleri yönlendiriyor olaya. Moreno ile arkadaşı Frank Mata birbirine gözcülük yaparak kusmaya devam eden kadına sırayla tecavüz ediyorlar. Ayılmaya başlayan kadın Moreno’nun ”Merak etme hamile kalmazsın, prezervatif kullandım.” dediği konuşmasını ses kaydına geçiriyor. Kadın ertesi gün polise başvuruyor.Evdeki gözetme cihazında görüntüleri, ses bandı incelenmesi sonucunda iki polis tevkif ediliyor. Yakında duruşmaları başlayacak olan polisler 175 bin dolar kefaletle serbest bırakıldı.
New York’ta ” Kötü Polis” sorunları az değil. Haksız polis işlevlerinden zarar görenler haklarını arıyorlar. 1999 dan bu yana polis aleyhine 10 bin 625 adet dava açıldı, mağdurlar 540 milyon dolar tazminat aldılar. Yüklü maddi zarar nasıl, kimden karşılanıyor? Gene şehir halkından. New York’ta çeşitli trafik suçları işleyenlere yazılan cezaların toplamı yılda 600 milyon dolar.
Queens’de takı üreten bir firmada 28 yıldır çalışan Teresa Tambunting’in son 6 yılda mahzen kasalarından 12 milyon dolar değerinde 226 kilo altın çaldığı ortaya çıktı. Filipin kökenli Teresa firmada envanter sayımı başlayınca tekerlekli çanta içinde altın kolye, yüzük, bilezik ve küpe gibi takıları getirip patronuna teslim etti. ”Hepsi bu kadar mı?”sorusuna ‘Evet’ diyen kadın 3 hafta sonra gene bavul dolusu takıyı firmaya getirirken yanında avukatı vardı. Altın mahzeni sorumlusu Teresa ” Takıları parça parça gizli bölmeli çantamla çıkardım. Altınların saflığına hayranım.” diye hırsızlığını savundu. İki çocuk anası kadın suçlu bulunduğu takdirde 25 yıl hapis yatacak.
Yüksek sosyete de mahkeme salonlarını şenlendiriyor. Brooke Astor 105 yaşında vefatına kadar tek evladı Anthony Marshall’ı el bebek-gül bebek yetiştirdi. Ev aldı oğluna, şoförlü araba tahsis etti. Mutfak masraflarını, garaj, elektrik, gaz faturalarını ödedi. Cep harçlığını ihmal etmedi. Marshall 1993’te kendisinden 21 yaş genç aile papazının karısı Charlene’i kaçırıp evlendi. Oğluna öfkelenen Astor vasiyetinden çıkardı. 2004’de öldüğünde Alzheimer hastası kadının son vasiyetnamesinde Marshall’a 60 milyon dolar bıraktığı görüldü. Astor Vakfı Marshall’ı vasiyetname sahtekarlığıyla suçlayarak Brooke’un son yıllarında aşlı kadının son yıllarda en yakın dostlarını dahi tanımadığını belirterek dava açtılar. Dr. Henry Kissinger, David Rockefeller, modacı Oscar de la Renta’nın eşi Annette gibi yakınları mahkemeye çıkarak Brooke’un akli melekelerinin vasiyatname değiştirecek düzeyde olmadığı yolunda ifade verecekler. New York sosyetesi 84 yaşındaki Marshall’ın papazın eski eşi Charlene’nin zorlamasıyla sahte evrak hazırladığını söylüyor.
Leave a Reply
You must be logged in to post a comment.